Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru |
|
ALIŞ |
|
SATIŞ |
USD |
34,8028
|
|
34,8655
|
EURO |
36,5548
|
|
36,6207
|
Özlü Sözler
Hiçbir şey ayağınıza gelmez; en azından iyi olan hiçbirşey. Herşeyi gidip almanız gerekir.
YAZARIMIZ
Derlemeler Şiirler Üyelerden Gelen Güzel Yazılar TÜM YAZILARI
YAZARIN SON MAKALESİ
FAYDALI YAZILAR
Modern yaşamla birlikte hayatımıza giren teknolojik değişiklikler, zamana karşı yarış ve beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler sonucu obezite ne yazık ki ülkemizde de tüm dünyaya paralel bir artış göstermektedir. Buna bağlı olarak çocukluk çağında da glikoz, lipid metabolizmasında bozukluklar, hipertansiyon gibi problemlerde hızla artmaktadır. Erişkin dönem obezitesinin temelleri çocukluk döneminde atılmaktadır. Genellikle yaşamın ilk yılı, 5-6 yaş arası ve pubertal dönemde artış göstermektedir.
Obez çocukların %30?u, obez ergenlerinse yaklaşık %80?i erişkin obezitesi ile karşımıza gelir. Alınan ve harcanan kalori arasındaki dengenin bozulması sonucu obezite ortaya çıkabildiği gibi altta yatan başka bir hastalığında habercisi olabilmektedir. Hormonal bozukluklardan kafa içi tümörlere kadar geniş bir yelpazede yer alan çeşitli hastalıkların da bir komponenti olabilir. Düşük doğum ağırlıklı bebekler diğer çocuklara oranla daha fazla risk altındadır. Depresyon anksiyete gibi rahatsızlıklarda da obezite sıklıkla görülmektedir. Ailede obez bireylerinin varlığı hem genetik etkenleri hem de dengesiz beslenme alışkanlıklarını düşündürmelidir. Sabah kahvaltılarının atlanması, meyve sebze yeme alışkanlığının kaybedilmesi, ekmek arası yeme, hazır gıdalar, gazlı içecekler, açık havada oynamak yerine televizyon, bilgisayar başında zaman geçirmek obezitenin neredeyse temelini oluşturmaktadır. Tüm bunlar göz önüne alındığında obezite asla hafife alınmaması gereken bir hastalıktır.
Bu çocukların mutlaka Çocuk Endokrinoloji Bölümü olan bir merkezde izlenmesi, obezitenin nedeni saptandıktan sonra uzman diyetisyen tarafından cinsiyetlerine ve yaşlarına uygun kişiye özel hazırlanmış beslenme şemaları ile tedavileri gereklidir. Magazinde verilen, hızlı kilo kaybını sağlamayı garanti eden yoyo diyetler çocukların gelişimini bozabildiği gibi bu yöntemlerle önce hızla verilen kilolar iki üç katı olarak kısa zamanda geri alınmaktadır. Önemli bir diğer nokta da tamamen bitkisel kökenli,olduğu söylenilen ancak hiçbir yan etki araştırılması yapılmamış çeşitli ticari ürünlerin kullanılmasıdır ki bunlar sağlığı tehdit eden ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Dengeli beslenme ve egzersiz olmazsa olmaz yaşam kuralı olarak benimsetilmeli ve bu yönde bireyler eğitilmelidir.
Obez çocuklar özellikle bireysel ve yarışımlı olmayan yürüyüş gibi spor dallarına yönlendirilmeli, arkadaşlarının olası iğneleyici laflarından korunmalıdır. Bilinçli beslenme ve sporla iç içe, ruhsal ve bedensel açıdan sağlıklı çocuklara kavuşmamız dileği ile sözlerimi noktalamak istiyorum. 20 05 2013